3 Nisan 2015 Cuma

Atları Bağlayın , Geceyi Burada Geçireceğiz :)

Uzun zaman sonra özlemem dediğim ama gözümde tüten vatanıma , doğduğum topraklara gidiyorum...
Tıpkı başlıkta söylediğim gibi , kalacağım ve özlem giderip , alışverişin dibine vuracağım kısmetse ..

Keyfim on numara beş yıldız .. Dilerim hafta sonu boyunca da böyle olur ve umduğum gibi geçer de hayatıma bir renk gelir...
Bu arada çok uzaklarda değilim , Çerkezköy'den İstanbul'a gidiyorum :) Toplasan en fazla 1,5 saatlik yol .. Olsun , yine de özlüyor insan ...
Mesai saatlerimin bitimine son 10 dk. kala sizlere de yazmak ve keyifli hafta sonları dilemek istedim...

MUTLU GEÇİRDİĞİMİZ , BOL BOL GÜLÜMSEDİĞİMİZ , KEYİFLİ VE HEMEN BİTMEYEN BİR HAFTA SONUMUZ OLSUN İNŞALLAH :) 

2 Nisan 2015 Perşembe

30 Yaşında Olmadan Yapılacaklar Listesi

Bu benim 30öncesi yapılacaklar listem değil ama bir çok konuda bana ilham verdi ve kendi listemi hazırlamam konusunda cesaretlendirdi. Belki size de ilham olur ..

1. Ailenizden ayrı bir şehirde yaşayın.
2. Bir ya da birden fazla yabancı dil öğrenin.
3. Dalış dersi alın ve deniz dibini keşfe çıkın.
4. Mümkün olduğunca dans edin.
5. Mantığınızla yüreğiniz çatıştığında, mantığınızı boş verin; yanlış bile olsa bir kere kalbinizi dinleyin.
6. Interrail'e çıkın, trenle Avrupa'yı ziyaret edin. Interrail'in belli bir yaş sınırı olmasa da 28'den büyükler için bir miktar daha pahalı.
7. Gözünüz kör olsun, kalıbınıza sığmayın. Karşılıklı bir aşk olmasa, birbirinize bir türlü kavuşamasanız bile bu aşkın tadını çıkarın.
8. Beyler, genelleme yapmak istemeyiz ama sözümüz özellikle size. Çok uzatmadan mezun olun.
9. Bir süre kendi sınırlarınızın dışına çıkın ve yabancı bir ülkede yaşayın.
10. Bir projede ya da bir mekânda gönüllü olarak çalışın.
11. Kendinize aylaklık etmek için biraz zaman tanıyın.
12. Mümkün olduğunca çok insanla tanışın.
13. Bir dağa tırmanın. Bir gece orada kalın.



14. Bir kez istifa edin. Ancak bunun filmlerdeki gibi olmadığını şimdiden bilmenizde fayda var.
15. Bunun paraşütü var, bungee jumpingi var, raftingi var, kaya tırmanışı var hadi hiçbiri olmadı hız treni var. Arada bir biraz adrenalin salgılayın.
16. Rus edebiyatından hoşlanmıyorsanız bunun Türk'ü, Amerikan'ı, Japon'u da var. 30 olmadan önce klasikleri okuyun.
17. Bir süre yalnız yaşayın, kendinizi tanımaya zamanınız olsun.
18. Mümkünse bir ara kalabalık bir ortamda yaşayın; farklı insanlarla aynı evi paylaşmak size farklı deneyimler kazandıracak.
19. Bir işinizden kovulun. Yani kovulmak için kasıtlı bir şeyler yapın demiyoruz. Kovulunca pek takmayın demek istiyoruz.
20. Bir resminiz olsun. Aristokrat bir aile tablosundan söz etmiyoruz; bir karikatür bile iş görür.
21. Hayatınızı fotoğraflayın ancak çok kaptırıp tüm hayatınızı bir objektifin önünde ya da arkasında geçirmeyin.
22. Örneğin her hafta ya da her ay aynı noktada bir fotoğraf çekip birkaç yılın sonunda bunlardan bir video yapın; değişiminizi izleyin.
23. Uzun uzun yolculuklar yapın. Arkadaşlarınızla bir arabaya atlayıp haftalarca gezin.
24. Anlattıkça ya da kendi başınıza hatırladıkça bile sizi güldüren hikâyeleriniz olsun. Bunun yolu ise genelde dolu yaşamaktan geçiyor.
25. Bir süre her şeye evet demeyi deneyin. Bırakın bu cevap sizi istediği yere götürsün.
26. Ağaç dikmeyi bir alışkanlık haline getirin; her yıl düzenli olarak ağaç dikin. 30'unuza dek bir korunuz bile olabilir.
27. 30 olmadan önce abartıya kaçmayacak bir süreliğine sorumsuzca davranma kartınız var. Dikkatli kullanın.
28. Okuyorsanız ya da böyle bir şansınız varsa uykunun tadını çıkarın.
29. Çadırınızı, tulumunuzu, kabınızı kacağınızı toplayıp kendinizi doğaya teslim edin.
30. İsmi ya da içindeki ne kadar tuhaf gelirse gelsin mümkün olduğunca çok lezzete açık olun, değişik mutfakları tadın.
31. Yemek yapmayı öğrenin. Bir yemeğinizle ünlü olun.
32. Elinizdeki çoksa az olanla paylaşın. Kendinize bir kardeş edinin ve onunla ilgilenin.
33. Güneşin doğuşuna, batışına, tutulmalara, meteor yağmurlarına tanıklık edin.



34. Her şeyle ilgili hayal kurun. Neyi istiyorsanız bunları en ince detaylarına dek canlandırmaya çalışın. Bu gerçeğe giden ilk adım olabilir.
35. Balonla yükselin, helikoptere binin, uçakla yolculuk yapın.
36. Saçınızda değişik modeller deneyin, arada bir dolabınızı değiştirin.
37. Ailenizle mümkün olduğunca zaman geçirin; yalnızca evde oturmayın, birlikte seyahat edin, etkinliklere katılın. Büyüklerinizin anılarını dinleyin, hatta kaydedin.
38. Yani bunu gerçekten çok istiyorsanız yapın, birileri size evlenmenizi söylediği ya da kendinizi zorunda hissettiğiniz için yapmayın.




39. Tac Mahal'i görün, Çin Seddi'ni yürüyün, bir Budist tapınağını ziyaret edin. Uzaklara gitmek düşünüldüğü kadar zor değil, araştırın.
40. 30 olmadan önce yapmak isteyeceklerinizi yazın ve bunları gerçekleştirmeye çalışın.

                                                                                                                                                                                          ALINTIDIR

Nerden Geldim , Nereye Gidiyorum ?

Bu gece bir içimi dökesim var , bilgisayarımı açtım , vifi bağlanmadı , sonra üşendim uğraşamam dedim kapattım. Sonra birşeyler atıştırdım , duş aldım ve kitabımı elime almış uyku öncesi moduma girmek üzereyken içimden güçlü bir his yaz dedi .. Ve tekrar aldım bilgisayarımı elime..
Bu yazma hissiyatı pek hayra alamet gelmedi bana. Ölecek miyim nedir ? Sanki son sözlerimi duymadan sizlere veda etmek istemiyor gibiyim.. Neyse gelelim kafamdaki deli sorulara ....

Daha bundan üç dört ay öncesine kadar daha başka biriymişim de şimdi üzerime bir olgunluk pelerini giymiş gibiyim. Hani şu Harry Potter'da olandan ... Yanlız onunkisi görünmez yapıyordu , benim pelerinim ise bambaşka bir kişilik...


Nedeni nedir bilmiyorum ama bir tahminim var ;o uçuk kaçık hayallerim , İskoçya sevdam , London resim arşivlerim ve hayallerime uzanan binbir türlü meteryallerin hepsi eski anlamını yitirmiş gibi...Bir hayal panom vardı ve oraya yapıştırdığım tüm hayallerim gerçekleşti , şu anda panom bomboş ve oraya koyacak yeni resimler bile bulamıyorum desem yeridir. Yani en azından artık bununla ilgilenmiyorum.
Belki diyorum ; sebebi canım dedeciğimin ani ölümünden kaynaklanmış olabilir bu duygu devinimim...
Başka türlü açıklayamıyorum çünkü artık bir gün ölecek olacağım ihtimalimi sık sık düşünür olduğumu ...
Yada inandığımı iddia ettiğim dinimi yeni yeni keşfetmeye çalıştığımı ...
Artık zamanla yarıştığımızın farkındayım , geçirdiğim her anın ömrümden saatler çaldığının ... Evet belki melankolik gelecek ama ; bir gün ölecek olmamın ve dünyaya neden getirildiğimin...
Evet başlıkta buydu değil mi ?
Nereden geldin ve nereye gidiyorsun Gri Lady ?
25 yaşında oldun ...
Daha dün 18 ve hiç yaşlanmayacak hep böyle deli dolu yaşayacak gibiydin...
Erken evlendin ve erken anne oldun. Sonra bütün bu buhran dönemi yerini tekrar gençlik ruh haline teslim etti ve eskisinden daha bilgili , daha donanımlı ve hayattan keyif almasını bilen biri haline dönüştün..
Sonra arkadaşlarının birer birer evlilik , sonrasında doğum haberleri geldi kulağına ...
Nasıl yani ,şu bizim sınıftaki minnak kız mı ? Yuh artık birde çocuğu  mu olmuş ? gibi abzürt tepkiler verdin , sanki sen bu yollardan geçmemişşin gibi...

Evet şanslıydın , çünkü ölümü sadece haberlerden ve kulaktan dolma sohpetlerde duyumsadın. Hiç deneyimlemediğin için de h,iç yakınlarda olabileceğini hesap edemedin ...
Ve şimdi ne mi oldu ?
Mutfaktaki buz dolabında koca bir gülümsemeyle selfie çektirdiğin dedenin ani ölüm haberini alınca tüm bildiklerin yok oldu ...
Çünkü bu planlarında yoktu değil mi ?
Hala inanamıyorsun o güzel gülümsemeli adamın artık her yıl gittiğin o yemyeşil bahçede oturmuş meyve yerken sizi bekliyor olmayacağına ...
Artık bir bedeninin değil mezarının oluşunu , artık onu hiç göremeyeceğini ...


İşte tüm bu duygulardan sonra , hayallerim aklıma geldiğinde diyorum ki kendi kendime ; aslında hiç birşey çok ta önemli değildir aslında ... Mesele güzel yaşamakta , güzel ölmekte ...

Öyle bencilce yaşıyoruz ki , ölüm aklımıza bile gelmiyor  ...
Biliyorum çok iç karartıcı bir yazı oldu , aynı zamanda çok ta uzun ...
Belkide buralara kadar okumadınız bile , ama olsun içimi dökmem gerekirdi ...
Eski enerjimi zaman zaman hissediyorum en derinlerimde ama o ani kararlar , heveslenmeler eskisi gibi etkileyemiyor kararlarımı ...
Ve son sözüm bu gecelik ;  Sevgili Dedeciğim , bana bir çok şey öğrettin , kısacık konuşmalarımızın bile içi hep doluydu  / ders vericiydi ...
Ölümün de öyle ders verici oldu ki , artık senin vesilen ile bencilce isteyen değil , daha fedakar , iyi niyetli ve daha iyimser br insan olma kararı aldım .. Senin sayende ...
Ve biliyor musun ?
Hala öldüğüne inanamıyorum... Sırf bu yüzden bir kere bile dua okumadım senin için.. Okumayacağım ... Ben yaşadığım sürece , benim için sende yaşıyor olacaksın çünkü ..

30 Mart 2015 Pazartesi

Güne Muhteşem Başlamak İçin 4 Adım

Enerjik bir beden iki önemli kaynaktan beslenir. Düzenli uyku ve sağlıklı beslenme. Peki ağır stres altındaki bir zihin nasıl enerjik olabilir? İşte güne zihnen harika başlamak için 4 önemli adım...
Güne muhteşem başlamak için 4 adım
Hayat bir kovalamaca. Zaman durmak bilmiyor. E siz de bu kovalamacanın içinde sürekli koşturarak, bir şeyleri yakalamaya çalışarak kendinizi yoruyorsunuz. Yapmayın. Kendinize iyi bakın. Siz sizi sevenlere lazımsınız...
İşte gün boyu zinde kalmanızı sağlayacak basit öneriler...

1. Neyi başarmak istediğini zihinsel olarak çöz

Projelerini son teslim tarihinden önce bitir. İş arkadaşlarından geri kalma. Mutluluğunu besleyen özel şeyleri keşfet. Bu seni sadece yükseltmeyecek, aynı zamanda gün boyunca keyfin yerinde olacak. Hiç fena bir başlangıç değil.
günaydın,gün batımı

2. Ne için minnettar olduğunu düşün taşın

Büyük bir mutluluk için minnet duymalısın, bu aslında bir sır değil. Neden ilk gözünü açtığında zaman listene bu güzel sabaha uyandığın için minnet duymayı eklemiyorsun. Bu sadece güne mutlu başlamanı sağlamayacak, streslerini silmeye de yardım edecek. Yaşam problemler serisidir ve sen bunları çözmek zorundasın. Çözerken de stres sana ulaşabilir. Ancak minnet duymak stresi yenebilir. 

3. Sevdiklerinizi her uyandığınızda görün

Yaşam koşulları her zaman sizi sevdiklerinizle bir arada tutamayabilir. Uyandığınızda görebileceğiniz en uygun yere onların fotoğraflarını koyun. Araştırmalara göre sevdiğiniz insanları düşünmek -anneniz, sevgiliniz, köpeğiniz- sizi negatif düşüncelerden kurtarır. Keyifli anılar = Güzel hisler

4. Sonunda hiçbir şey düşünmeyin

Son zamanlarda sessizlik seni ne zaman kucakladı. Hiçliğinle bağlantı kuramıyorsan, sessizlikten randevu almalısın. Sessiz bir yere otur, odaklan, yaratıcılığını ortaya çıkar... Bu gününün başlamasına iyileştirici etki yapacaktır. Biz kendimize fırsat vermezken, zaman bize şans verir. Uyumadan önce kendine birkaç dakika ver ve sabah için kendini hazırla. Yarın her şey mükemmel olacak. 
                                                                                                                                          ALINTIDIR
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...